16 Mayıs 2011 Pazartesi

Çiçeklerin Manası



GÜL
KIrmIzI gül tutkulu ask    
SarI gül sIcak sevgi
Beyaz gül masumluk

ORKiDE

Orkide Beyaz magrur, gururlu
Pembe Orkide nadide
SarI Orkide ahenk
Yesil Orkide asalet

LALE

KIrmIzI Lale tatlI düsler
SarI Lale güven
Beyaz Lale ahenk
Pembe Lale anlayIs

KARANFiL

KIrmIzI Karanfil sevgi
SarI Karanfil hüzün
Beyaz Karanfil saflIk
Pembe Karanfil içtenlik
Turuncu Karanfil duygusallIk

LiLYUM

SarI Lilyum temizlik
Beyaz Lilyum suçsuzluk
Pembe Lilyum tek olmak
Turuncu Lilyum sessizlik

Sümbül
Beyaz Sümbül ümit
Mor Sümbül üzüntü
Pembe Sümbül melankoli

KIRCiCEGi
SarI KIr çiçegi anılar
Beyaz KIr çiçegi vefa
Pembe KIrçiçegi zevk
Beyaz Papatya anlayIs...

Zambak

Zambak Bitkisi


 Zambak Bitkisi
Doğanın her rengini bahçesine taşımak isteyen herkesin alabileceği bir bitkidir.
Zambak Bitkisi Nasıl Yetiştirilir?
*Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki dolaylı ışıklardan da yararlanabilir.
*Çok fazla soğuk ve sıcak havada bırakma çiçeğin yapraklarına, çiçeklerine ve köklerine zararlıdır.
*Saksı değişimi iki yılda bir olmak üzere sıcak ayların başladığı zamanlarda yapılmalıdır.
Zambak Bitkisi Nasıl Sulanmalıdır?
-Yaz aylarında ise bitkinin suya olan ihtiyacı artacağından bitkiye verilen suyun arttırılması gerekmektedir.
-Su toprağın her tarafına ulaştırılmalıdır.
-Bitkiyi sularken kullanılan kap her sulamada aynı ölçüde, sulamalar aynı günde ve aynı miktarlarda su dökülmelidir.
-Zambakta çok büyük bir değişiklik görülmediği sürece sulanmada kullanılan kap, ölçü ve su miktarı değiştirilmemelidir.
*Zambak bitkisini yetiştirmede en önemli kural kış aylarında oda sıcaklığının 12 °C nin altında olmaması gerektiğidir.
*Zambak bitkisi genellikle yaz aylarında çiçek açar ve çiçeklerini kış aylarına doğru dökerek bir dinlenme sürecine girer.
*Bitkiye kış aylarında musluktan aldığımız soğuk çeşme suyunu vermemeliyiz. Verdiğimiz su oda sıcaklığında olmalıdır.
Zambak Bitkisi Nasıl Bakılır?
*Hava akımlarından kolay etkilenen zambak bitkisi bu etkiden korunmalıdır.
*Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunmalıdır.
*Zambak bulunduğu yerde başka cisimlerle temasta bulunmalıdır.
Zambak Bitkisi Nasıl Beslenir?
*Zambak Bitkisi her çiçekçiden ve seradan alınabilecek vitamin ve mineraller ile yılda en az bir kere topraktan verilmek üzere beslenmelidir.
*Bu beslenme bitkinin ömrünü uzatacağı gibi çiçeğinin daha güzel görünmesini ve daha çabuk büyümesini sağlayacaktır.
Zambak Bitkisi Nasıl Çoğaltılır?
*Zambak bitkisinin çoğaltılması için en uygun zaman nisan ayıdır.
*Zambak bitkisinin çoğaltılması kökten ayırma yöntemi ile yapılmaktadır. Bu yöntem hem zahmetsiz hem de her ortamda yapılabilecek bitki çoğaltma yöntemidir.
*Çoğaltılması sırasında köklerinden ayrılan zambak en kısa sürede ayrılan köklerinden başka bir saksının içine dikilerek çoğaltılır.
*Kökten ayrılan 2.bitkimiz en kısa zamanda büyüyerek çiçek verir.
*1. ve 2. zambak bitkimizde de aynı sulama, yetiştirme ve bakım işlemlerini uygulamalıyız.

Kardelen

Kardelen


 Kardelen Bitkisi
Beyaz bir gelinlik giymiş bir çiçeğe benzeyen kardelen bahçelerimizi çok güzel süsler.
Kardelen Bitkisi Nasıl Yetiştirilir?
*Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki dolaylı ışıklardan da yararlanabilir.
*Çok fazla soğuk ve sıcak havada bırakma çiçeğin yapraklarına, çiçeklerine ve köklerine zararlıdır.
*Saksı değişimi iki yılda bir olmak üzere sıcak ayların başladığı zamanlarda yapılmalıdır.
Kardelen Bitkisi Nasıl Sulanmalıdır?
-Yaz aylarında ise bitkinin suya olan ihtiyacı artacağından bitkiye verilen suyun arttırılması gerekmektedir.
-Su toprağın her tarafına ulaştırılmalıdır.
-Bitkiyi sularken kullanılan kap her sulamada aynı ölçüde, sulamalar aynı günde ve aynı miktarlarda su dökülmelidir.
- Kardelende çok büyük bir değişiklik görülmediği sürece sulanmada kullanılan kap, ölçü ve su miktarı değiştirilmemelidir.
*Kardelen bitkisini yetiştirmede en önemli kural kış aylarında oda sıcaklığının 12 °C nin altında olmaması gerektiğidir.
*Kardelen bitkisi genellikle yaz aylarında çiçek açar ve çiçeklerini kış aylarına doğru dökerek bir dinlenme sürecine girer.
*Bitkiye kış aylarında musluktan aldığımız soğuk çeşme suyunu vermemeliyiz. Verdiğimiz su oda sıcaklığında olmalıdır.
Kardelen Bitkisi Nasıl Bakılır?
*Hava akımlarından kolay etkilenen kardelen bitkisi bu etkiden korunmalıdır.
*Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunmalıdır.
*Kardelen bulunduğu yerde başka cisimlerle temasta bulunmalıdır.
Kardelen Bitkisi Nasıl Beslenir?
*Kardelen Bitkisi her çiçekçiden ve seradan alınabilecek vitamin ve mineraller ile yılda en az bir kere topraktan verilmek üzere beslenmelidir.
*Bu beslenme bitkinin ömrünü uzatacağı gibi çiçeğinin daha güzel görünmesini ve daha çabuk büyümesini sağlayacaktır.
Kardelen Bitkisi Nasıl Çoğaltılır?
*Kardelen bitkisinin çoğaltılması için en uygun zaman nisan ayıdır.
* Kardelen bitkisinin çoğaltılması kökten ayırma yöntemi ile yapılmaktadır. Bu yöntem hem zahmetsiz hem de her ortamda yapılabilecek bitki çoğaltma yöntemidir.
*Çoğaltılması sırasında köklerinden ayrılan kardelen en kısa sürede ayrılan köklerinden başka bir saksının içine dikilerek çoğaltılır.
*Kökten ayrılan 2.bitkimiz en kısa zamanda büyüyerek çiçek verir.
*1. ve 2. kardelen bitkimizde de aynı sulama, yetiştirme ve bakım işlemlerini uygulamalıyız.

Defne

Defne Bitkisi


  Defne Bitkisi
Bahçelere güzellik katmak için her zaman yeşil kalan bu bitkiler süslemede kullanılan defne çiçeği çok güzel bir ortam yaratır.

Defne Bitkisi Nasıl Yetiştirilir?


*Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki dolaylı ışıklardan da yararlanabilir.


*Çok fazla soğuk ve sıcak havada bırakma çiçeğin yapraklarına, çiçeklerine ve köklerine zararlıdır.
*Saksı değişimi iki yılda bir olmak üzere sıcak ayların başladığı zamanlarda yapılmalıdır.
Defne Bitkisi Nasıl Sulanmalıdır?


-Yaz aylarında ise bitkinin suya olan ihtiyacı artacağından bitkiye verilen suyun arttırılması gerekmektedir.
-Su toprağın her tarafına ulaştırılmalıdır.
-Bitkiyi sularken kullanılan kap her sulamada aynı ölçüde, sulamalar aynı günde ve aynı miktarlarda su dökülmelidir.
-Defnede çok büyük bir değişiklik görülmediği sürece sulanmada kullanılan kap, ölçü ve su miktarı değiştirilmemelidir.
*
Defne bitkisini yetiştirmede en önemli kural kış aylarında oda sıcaklığının 12 °C nin altında olmaması gerektiğidir.
*
Defne bitkisi genellikle yaz aylarında çiçek açar ve çiçeklerini kış aylarına doğru dökerek bir dinlenme sürecine girer.
*Bitkiye kış aylarında musluktan aldığımız soğuk çeşme suyunu vermemeliyiz. Verdiğimiz su oda sıcaklığında olmalıdır.


Defne Bitkisi Nasıl Bakılır?


*Hava akımlarından kolay etkilenen defne bitkisi bu etkiden korunmalıdır.
*Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunmalıdır.
*Defne bulunduğu yerde başka cisimlerle temasta bulunmalıdır.
Defne Bitkisi Nasıl Beslenir?


*Defne Bitkisi her çiçekçiden ve seradan alınabilecek vitamin ve mineraller ile yılda en az bir kere topraktan verilmek üzere beslenmelidir.
*Bu beslenme bitkinin ömrünü uzatacağı gibi çiçeğinin daha güzel görünmesini ve daha çabuk büyümesini sağlayacaktır.

Defne Bitkisi Nasıl Çoğaltılır?



*Defne bitkisinin çoğaltılması için en uygun zaman nisan ayıdır.
* Defne bitkisinin çoğaltılması kökten ayırma yöntemi ile yapılmaktadır. Bu yöntem hem zahmetsiz hem de her ortamda yapılabilecek bitki çoğaltma yöntemidir.

*Çoğaltılması sırasında köklerinden ayrılan defne en kısa sürede ayrılan köklerinden başka bir saksının içine dikilerek çoğaltılır.
*Kökten ayrılan 2.bitkimiz en kısa zamanda büyüyerek çiçek verir.


*1. ve 2. defne bitkimizde de aynı sulama, yetiştirme ve bakım işlemlerini uygulamalıyız

Orkide

Orkide Çiçeği




Orkide(Phalaenopsis):
Ülkemizde ve dünyamızda en değerli çiçeklerden sayılan çok güzel çiçektir. Orkideler diğer çiçekli bitkilere göre çok özel bitkilerdir.
Orkide bitkisinin yetiştirilmesi, bakımı ve sulanması:
 *Yılın belirli gününde sararmış veya çürümüş yaprakları makas yardımıyla budanmalıdır.

*Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki diğer ışıklardan da yararlanabilir.
*Kış ya da yaz ayı fark etmeksizin oda sıcaklığına sahip bir yerde bakılmalıdır.
*Hava akımlarından kolay etkilenen orkide bitkisini bu etkiden korumak için önlemler alınmalıdır.

*Her bitki gibi zamanla topraktaki vitamin ve mineralleri tüketen bitkiye yılda en az bir ya da iki kere vitamin ve mineral desteği sağlanmalıdır.

*Saksı değişimi genellikle sıcak ayların başlangıcı olan mayısta yapılmalıdır.

*Orkide bulunduğu yerde başka cisimlere temasta bulunmamalıdır. Bulunursa orkidede lekelenmeler olabilir.

*Orkide bitkisini yetiştirmede en önemli kural kış aylarında oda sıcaklığının 15 °C nin altında olmaması gerektiğidir.

*Orkidelerin sevmediği basık mekanlarda bitkinin bulunmamasına dikkat edilmelidir.

Sulamada dikkat edilmesi gereken hususlar;

-Bitkiye kış aylarında musluktan aldığımız soğuk çeşme suyunu vermemeliyiz. Verdiğimiz su oda sıcaklığında olmalıdır.

-Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunarak çok az sulanmalıdır.

-Yaz aylarında ise bitkinin suya olan ihtiyacı artacağından bitkiye verilen suyun arttırılması gerekmektedir.

-Su toprağın her kısmına ulaştırılmalıdır.

-Bitkiyi sularken kullanılan kap her sulamada aynı ölçüde, sulamalar aynı günde ve aynı miktarlarda sularla yapılmalıdır

-Orkidede çok büyük bir değişim görülmediği sürece sulamada kullanılan kap, ölçü ve su miktarı değiştirilmemelidir.


Orkide Bitkisinin Çoğaltılması:
* Orkidenin çoğaltılması bitkinin köklerinden ayırma yöntemiyle olabilir.
*Bitkinin kökünden çıkarak üst kısımlara uzanan ince kısımlar bitkiye benzeyen yeni bitkiler oluşturur.
*Bu yeni bitkileri alıp başka saksılara dikerek yeni orkideler oluşturabiliriz.
*Bu yöntem hem kolay hem de zahmetsizdir.

Gül Bakımı



GÜL YETİŞTİRME TEKNİKLERİ
Kalıcı olduğu düşünülürse gül bitkisi dikilmeden önce gerekli hazırlığın dikkatle yapılması,doğru dikim, sonrasında bakım ve budama işlemlerinin tam vaktinde uygulanmasıyla gülleriniz yıllar boyunca cazip çiçekleriyle bahçenizi süsler. Gül bakımı zor değil ancak ihtimam ve dikkat isteyen bir iştir.
GÜL SATIN ALIRKEN.. Fidanları güvenilir bir seradan temin edin. Güllerinizi saksı içinde alırsanız her mevsim dikebilirsiniz. Fidanları almadan önce dikkatle inceleyin. Aşının üzerinden çıkan en az dört adet sağlıklı dal bulunsun.Yaprakları canlı ve lekesiz olsun. Saksının içini ot bürümüş, altından kökler fışkırmışsa bu iyiye işaret değildir. Bitkinin kart olduğunu gösterir.
Ancak ilk ve sonbaharda çok fazla çeşit bulunduğu için bu zamanlarda daha kolay seçim yapabilirsiniz. Ayrıca sonbaharda dikilen güller daha kolay tutar. Kış boyunca yerine alışır ve baharda güzel açar.
GÜL HANGİ TOPRAKTA YETİŞİR..
Gül fazla seçici olmamakla beraber, en iyi bağ toprağı da denilen demiri bol hafif kırmızımsı,kumlu killi toprakta yetişir. Bakir toprakları sever. Fazla asitli,kireçli ve besin açısından zayıf topraklar gül yetiştirmek açısından uygun değildir. Bol gübre veya kompost kullanılarak böyle topraklarda da gül yetiştirmek mümkündür.
Ağaç veya yüksek çalı bitkilerinin altlarına gül dikilmemelidir. Gölge olması bir yana, ağaç kökleri fidanların gelişmesine izin vermez.
Daha önce gül yetişmiş topraklara veya eski gül fidanlarının yakınına yeni gül dikilmesi uygun değildir. Sebebi tam bilinmemekle beraber yeni güller böyle yerlerde iyi gelişemez, hatta ölebilir. Bu durum "gül hastalığı" diye adlandırılmıştır.
Mecbur kalınırsa dikim çukuru biraz geniş ve derin açılır ve buradan çıkan toprak kullanılmaz. Bahçenin başka bir yerinden toprak getirilir. Eski toprak başka yerde rahatlıkla kullanılabilir.
Ayrıca toprağın drenajlı olması gerekir. Su tutan yerlere gül dikilmez.

CAM GÜZELİ BİTKİSİA YETİŞTİRİCİLİĞİ VE BAKIMI :

 

İlk bahar ve son bahar arasından devamlı çiçek açan bitkilerdir. Değişik renkte ve yalınkat - katmer çiçekli olanları vardır. Boyları 30 - 200 cm arasında değişebilir . Yaprakları hafif yeşil yada kırmızı yeşil renktedir.Çok uzun süre çiçek açarlar.
NASIL ÜRETİLİR?

Tohum yada çiçekle üretilir . Tohumlar nisan ayından don olayları geçtikten sonra ekilir.Toprağı saçağımsı olduğu için ve toprağı iyice kavradığı için fidanlar çiçek açtıklarında bile toprağıyla inditmeden sökülüp başka yerlere dikilebilir.
YAPISI ?
Güneşli ortamlardan hoşlanmaz . Kışı yumuşak geçen bölgelerde rahatlıkla yaşabilmektedir. Gübreli toprakları sever ve sık sulanmaktan hoşlanır. Bu nedenle kuru havalarda yapraklarını dökmemesi için yapraklara su püskürtmek ya da havayı nemlendirmek gerekebilir .

MENEKŞE BAKIMI VE YETİŞTİRİCİLİĞİ


Her yılın çoğu döneminde çiçekli muhteşem çiçek en küçük yerlerde bile yer bulduğundan çok ünlü bir çiçektir.
MENEKŞE BAKIMI VE SULANMASI :
*Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki dolaylı ışıklardan da yararlanabilir.
*Çok fazla soğuk ve sıcak havada bırakma çiçeğin yapraklarına ve çiçeklerine fayda sağlamaz.

*Hava akımlarından kolay etkilenen Menekşe bitkisi bu etkiden korunmalıdır.
*Kış aylarında menekşenin bulunduğu ortam 14-15 derecenin altına düşmemelidir.
Sulamada en önemli unsurlar;
-Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunarak susuz bırakılmamasına dikkat edilmelidir.

-Yaz aylarında ise bitkinin suya olan ihtiyacını tamamen gidermek için Haftada en az iki kere sulanmalıdır.

-Su bitkinin her bölümüne ulaştırılmalıdır.

-Sulanmadan sonra bitkinin tabağında su kalmamasına çok dikkat edilmelidir.

-Bitkiyi sularken kullanılan kap her sulamada aynı ölçüde olmalıdır.

-Sulamalar aynı günde ve aynı miktarlarda su ile yapılmalıdır.

-Menekşede çok büyük bir değişiklik görülmediği sürece sulanmada kullanılan kap, ölçü ve su miktarı değiştirilmemelidir.

*Bitkiye kış aylarında musluktan aldığımız soğuk çeşme suyunu vermemeliyiz. Verdiğimiz su oda sıcaklığında olmalıdır.
*Sık sık saksı değiştirmek, büyük olan saksılar menekşenin gelişmesine çok büyük engellerdir.
ÇOĞALTILMASI :

*Menekşenin çoğaltılması bitkinin köklerinden ayırma yöntemiyle olabilir.
*Bitkinin kökünden çıkarak üst kısımlara uzanan ince kısımlar bitkiye benzeyen yeni bitkiler oluşturur.
*Bu yeni bitkileri alıp başka saksılara dikerek yeni menekşeleri oluşturabiliriz.
*Bu yöntem hem kolay hem de zahmetsizdir.

LALE BAKIMI NASIL YAPILIR ?

LALE BAKIMI NASIL YAPILIR ?
Lale bitkisi yılda bir defa, mart veya nisanda çiçek açar. Soğanlı bitkilerden olup zambakgiller ailesindendir. Çoğaltılması tohum ile değil yavru soğanları ile olur. Tohum ile üretmek son derece zordur; bu usüle sadece yepyeni melez türler elde etmek için başvurulur.

Çoğunlukla bir soğan bir çiçek açar ama bir soğanda iki veya üç çiçek çıkaran laleler de vardır. Bir veya birden fazla olsa bile yılda bir defa çiçek açarlar. Çoklu çiçek açan lalelerin çiçekleri birden bire peşi sıra açarlar. Eğer sadece bir çiçek varsa bu yıl bir daha açmayacak demektir.
Yaz sıcaklarının başlamasıyla yaprakları da kurur gider. Bu yüzden evlerde, bahçelerde hobi olarak lâle yetiştirilmesi pek uygun değildir. Çünkü yaprakları bile sadece ilkbaharda vardır; bütün yıl soğanını korumak zorundasınızdır
Lale bitkisi yılda bir defa, mart veya nisanda çiçek açar. Soğanlı bitkilerden olup zambakgiller ailesindendir. Çoğaltılması tohum ile değil yavru soğanları ile olur. Tohum ile üretmek son derece zordur; bu usüle sadece yepyeni melez türler elde etmek için başvurulur.

Çoğunlukla bir soğan bir çiçek açar ama bir soğanda iki veya üç çiçek çıkaran laleler de vardır. Bir veya birden fazla olsa bile yılda bir defa çiçek açarlar. Çoklu çiçek açan lalelerin çiçekleri birden bire peşi sıra açarlar. Eğer sadece bir çiçek varsa bu yıl bir daha açmayacak demektir.
Yaz sıcaklarının başlamasıyla yaprakları da kurur gider. Bu yüzden evlerde, bahçelerde hobi olarak lâle yetiştirilmesi pek uygun değildir. Çünkü yaprakları bile sadece ilkbaharda vardır; bütün yıl soğanını korumak zorundasınızdır

Çiçeklerin Bakımı



Çiçeklerde Işık
Günümüzde salon bitkileri çoğunlukla seralarda yetiştirilir. Ancak bu konu sözü edilen bitkilerin gelişme alışkanlıklarının değişmesi olarak düşünülmemelidir. Bitkilerin doğal çevrelerinde ışığa gereksinimleri olduğu için salon bitkilerine uygun miktarda ışık sağlanması gerekir. Bitkilerin gerektiği şekilde gelişme ve büyümeleri için ışık çok önemli bir faktördür. Söz konusu bitkiler çok karanlık bir yere konulduğunda bitki sağlıklı görüntüsünü kaybeder.

Oysa pencere kenarına ya da yakınına konulduklarında sağlıklı geliştikleri görülür. Açık renkli bir duvar karşısında bitkilerin daha iyi gelişmeleri ve koyu renkli bir duvar karşısında ise kötüleşmesinin nedeni de budur. Eğer çiçekler karanlık bir yere konulmak zorunda kalırsa bu sorun yapay bir ışık kullanılarak çözümlenebilir. Yapay ışık uygulamada en iyi yöntem florasan lambaların kullanılmasıdır. Bitkiler başka bir odadan yansıtılmış ışık sağlanan bir yere konuldukları zaman daha iyi gelişirler.

Direkt ışık kaynağı almayan bir odada bile özenli bir yönlendirme yapılabildiğinde bitkiler uygun bir gelişme sağlayabilecek yeterli yansıtılmış ışığı alabilirler.

Çiçeklerde Sıcaklık

Evlerde yetiştirilen salon bitkileri,seralardan gelmiş olsalar bile, bizim sahip olduğumuzdan daima ılık iklim kökenlidir. Afrika menekşeleri ve çöl kaktüsleri gibi bitkiler fazla sıcaklık isterler ve dışarıya bahçeye konulduklarında yaşamlarını sürdüremezler. Sürekli ve sık sık değişikliklerin olduğu yerler onlara zararlı olacaktır. Hol radyatörlerinden sıcaklık uçup giderken ön kapı her zaman soğuk hava akımlarına açıktır. Bu çeşit düzensiz sıcaklık değişiklikleri bitki için zararlıdır. Yazın sıcaklık kışa göre 5-10°C daha fazla olmalıdır. 97-99. sayfalarda resimlerle açıklanan bitkiler için ideal sıcaklıklar belirtilmiştir.

27-28°C (80°F)
Yüksek hava nen de salon bitkileri için maksimum sıcaklık
22-23°C (72°F)
Salon bitkilerinin büyük çoğunluğu için maksimum sıcaklık.
15-16°C (60°F)
Tropikal salon bitkiler için en düşük sıcaklık.
12-13°C (45°F)
Bilinen salon bitkileri için minimum sıcaklık.
5-10°C(36°F-42°F)
Dayanıklı salon bitkileri için kış sıcaklığı.

Çiçeklerin Nem Ortamı

Bitkiler yetişme ve gelişmeleri için gereken besin maddelerini kökleri vasıtasıyla emdikleri suyla birlikte alırlar. Saksıdaki toprak nispeten. Steril musluk suyu ile sulanırsa kompostta bulunan besin elementlerini alabilir. Bir süre sonra toprak fakirleşir veya besin maddeleri süzülür gider. Bu nedenle bitkilere düzenli aralıklarla, bitki bakım rehberinde belirtildiği gibi haftada bir ya da 15 günde bir, suya ilave edilmiş bitki besini formunda ekstra besin maddesi verilmesi gerekir.

Yarayışlı bitki besin maddelerinin çeşitli tipleri vardır. Bunlarla birlikte daima kullanılma önerileri göz önünde tutulmalıdır.
Çok sayıda besin elementlerini içerdiği için yağmur suyu musluk suyundan daha yararlıdır.

Bu nedenle, eğer mümkünse, yağmur suyunun bitkilere püskürtülmesi en iyi yoldur. Bu yalnızca bitkilere yararlı olmakla kalmaz, aynı zamanda kireçsiz olduğu için yapraklar üzerinde çirkinliğe neden olan beyaz lekeleri de azaltır. Püskürtmeden kaynaklanan bu lekeler hoş değildir, ancak sıvı, sprey formunda kullanılabilen yaprak parlatıcıları "Life Shine" ile kolayca uzaklaştırılabilirler.

Eğer sıvı for-mundaysa,madde az miktarda suda çözülür ve bu solüsyonla yapraklar silinir. Böylelikle yapraklar güzel ve sağlıklı bir parlaklık kazanırlar.

Püskürtme özellikle, kışın ısıtma sistemleri nedeniyle kurulaşan atmosferde daha büyük önem taşır.

Bitkiler, yaprakları arasında iyi bir şekilde dağıtılmış buhar veya suya ihtiyaç duyarlar. Fazla su zarara neden olabilir. Ancak bitki spreyleriyle hafif bir yağmurlama kesinlikle herhangi bir zarar meydana getirmez.

Çiçeklerde Uygun Su miktarı


Yeterince "nemli tutulması gerekir" sözü bitkinin su ihtiyacı konusunda bir açıklık getirmemektedir. Bitkilerin su ihtiyacının ne zaman ve ne kadar olacağını bilebilmek için tecrübe gerekmektedir. Burada parmak uçlarınız zamanla tecrübe kazanacak ve ıslak (suyun topraktan sızması), orta nemli ve kuru (parmağın nem hissetmemesi) arasındaki farkı hissedecektir.

Bu basit yöntemi uyguladığınız sürece günden güne fark eden toprak neminin derecesini ölçer hale gelebilirsiniz. Aynı zamanda saksının dibi ve altındaki tabağı da sık sık kontrol edilmelidir. Saksının drenajı iyi yapılmalı su dipte birikmemelidir.

Çiçeklere Uygun Su Çeşitleri

Pek çok yerde musluk suyu iyi bir sulama suyu olamaz. İçindeki kireçten ileri gelen sertlik fazla olursa Açelya, Ortanca, Orkide gibi kirece duyarlı bitkiler bundan zarar görürler. Musluk suyunun sertliği, basit yumuşatıcılarla düşürülebilir.

Yumuşak su, yağmur suyundan, buzdolabı defrost suyundan veya bazı su kaynaklarından sağlanabilir. Sudan ileri gelen zararlı maddeler saksı toprağının yüzünde toplanır. Her yıl saksı toprağının üst katmanını atıp, saksı değiştirmek bitki için oldukça faydalıdır

Çiçekleri Suya batırarak sulama

Suya batırma sadece yazın ve iyi drenajlı saksılardaki geniş, çalı tipli bitkilerde uygulanan bir metodudur. Uygun bir kabı veya mutfak lavabosunun ılık su ile doldurulup bitkinin içine daldırılmasıdır. Bu şekilde sulamada saksıdan kirli havanın atıldığını gösteren pek çok hava kabarcığının çıktığı gözlenir.

Yaklaşık 10 dakika sonra bitki sudan çıkarılarak saksıdan hiç su süzülmeyinceye kadar yarım saat kurutulur. Sonra pencere kenarına yerleştirilir. Taze hava su süzüldükçe köklere doğru nüfus ederek, kökleri uyaracaktır.Bu istemin yazın haftada bir yapılması bitkinin sağlıklı gelişebilmesi açısından çok büyük önem taşır


Çiçeklerin Manası

 

GÜL
KIrmIzI gül tutkulu ask
SarI gül sIcak sevgi
Beyaz gül masumluk

ORKiDE
Orkide Beyaz magrur, gururlu
Pembe Orkide nadide
SarI Orkide ahenk
Yesil Orkide asalet

LALE
KIrmIzI Lale tatlI düsler
SarI Lale güven
Beyaz Lale ahenk
Pembe Lale anlayIs

KARANFiL
KIrmIzI Karanfil sevgi
SarI Karanfil hüzün
Beyaz Karanfil saflIk
Pembe Karanfil içtenlik
Turuncu Karanfil duygusallIk

LiLYUM
SarI Lilyum temizlik
Beyaz Lilyum suçsuzluk
Pembe Lilyum tek olmak
Turuncu Lilyum sessizlik
Sümbül
Beyaz Sümbül ümit
Mor Sümbül üzüntü
Pembe Sümbül melankoli
KIRCiCEGi
SarI KIr çiçegi anılar
Beyaz KIr çiçegi vefa
Pembe KIrçiçegi zevk
Beyaz Papatya anlayIs...

15 Mayıs 2011 Pazar

İnci Çiçeği

Familyası: Zambakgiller (Liliaceae).

Türkiye’de yetiştiği yerler: Marmara ve Akdeniz bölgesi (Toroslar).

Nisan-mayıs ayları arasında beyaz ve güzel kokulu çiçekler açan, 20-30 cm boyunda, sürünücü köklü, çok yıllık otsu bir bitki. Daha çok gölgeli ve rutubetli yerlerde, orman altlarında, vâdilerde ve dere kenarlarında yayılış gösterir.

Yapraklar oval veya elipsodik, tam kenarlı, paralel damarlı ve koyu yeşil renklidir. Çiçekler uzun bir sapın ucunda, 6-10’u bir arada, salkım durumunda toplanmışlardır. Saplar ince, kısa ve sarkıktır. Çiçekler çan şeklinde ve beyaz olup uçları altı lopludur. Meyve küre şeklinde, küçük ve kırmızı tohumları mavimsi renklidir.

Kullanıldığı yerler: Bitkinin çiçekleri, kökleri ve rizomları kullanılmaktadır. Bileşiminde kardiyotonik etkisi olan heterozitler (konvallatoksin, konvallarin) vardır. Bilhassa kalp üzerine tesirlidir. Kalp faaliyetlerini tanzim edici özellikte, ham madde olarak kullanılır. İdrar söktürücü ve müshil etkisi de vardır. Çiçekleri parfümeri sanâyiinde ve süs bitkisi olarak kullanılır.

Baldıran (smyrnium perfoliatum)

Taşlık yerlerde yetişen bu otsu bitkinin Latince adı, “smyrnium perfoliatum”dur. Şubat ortalarında taşlık ve çalıların arasında kendini gösterir. Aynı kökten gelen birkaç dal olarak yeşerir kalp şeklinde yaprakları vardır. İlerleyen günlerde bu yaprakların arasından bir sürgün çıkar. Taze iken bu sürgün yenir. Boylanan işaretparmağı kalınlığındaki gövdeyi iki ya da üç iri kalp şeklinde sarı yaprak sarar. Bunların arasından yana bir dal ayrılır. Gövde sağa sola dallanarak 50 ile 60 cm kadar yükselir. Her dalın ucunda sarı şemsiye şeklinde çiçekler açar. Daha sonra da siyah tohumları olur.
İnce uzun kökünün üzerindeki kahverengi kabuğu soyulup içindeki beyaz kısmı yenir. Baharatlı bir tadı vardır.

Dağlalesi (Anemone Coronaria)

Anavatanı Anadolu olan dağlalesi çeşitli tür ve renktedir. Dağlarda, taşlık arazilerde, yol kenarlarında, ormanda güneşli yerlerde ya da hafif gölgede yetişen bu türlerine anemone coronaria denilir. Bu soğanlı, tüylü, otsu bitkinin gövdesi 10 ile 30 cm yüksekliktedir. Gövdesini dairevi şekilde saran yüksük şeklindeki dalların arasından devam eden sürgünün ucunda bir adet 6 ya da 7 taçyapraklı kırmızı, pembe, mavi, mor, beyaz çiçek açar. Özellikle bazı kırmızı türlerinin taçyaprakları, üreme organının hizasına kadar beyazdır.

Yunan mitolojisine göre Afrodit, Adonis’e aşık olur ve onunla dağda ormanda gezmeye başlar. Afrodit’in kocası Ares, Adonis’i çok kıskanır. Afrodit şerefine düzenlenen bir av partisinde Ares, bir yabandomuzunu salar Adonis’in üzerine. Yaralı Adonis’i Afrodit kollarına alır ve götürürken de damlayan kanları, kırmızı dağlalelerine dönüşür.

Dağ Sümbülü

Dağ sümbülü, (Latince: Muscari neglectum), Bataklık alanlar ve tarlalarda yaşayan soğanlı ve otsu bir bitkidir. Boyu 35 cm'ye kadar olabilir. Şubat-Mayıs aylarında çiçek açarlar.

Gruplar hâlinde bulunurlar. 20-40 çiçek tek bir salkımda taoplanır. Bu bitkinin çiçekleri çok miktarda balözü salgıladığından arılar için çok değerlidirler.

Zinya (Kirli Hanım)

Bileşikgiller familyasındandır. Anayurdu Meksika olan Zinya, bir yıllık yarı dayanıklı otsu bitkidir. 30-100 cm. kadar boylanabilen zinyanın sürgünleri dikine büyür. Açık yeşil renkli yaprakları gövdede karşılıklı dizili, sapsız, uzunca, oval ya da yürek biçimlidir. Tüm bileşikgillerde olduğu gibi zinyanın da bileşik çiçeğinde çok sayıda dilsi çiçeği ile ortada tüpsü çiçekleri bir çiçek tablasını (kömeci) oluşturur. Bu tablanın genişliği 5-12 cm. kadardır. Yalınkat ya da katmerli olan ve yaz başlarından sonbahara kadar bol bol açan bu çiçekler beyaz, krem, açık sarı, kayısı rengi, turuncu, kırmızı, mor ve hatta yeşil renklerde olur. Birden çok rengi aynı anda taşıyan çiçekler açan kültür türü zinyalar da

üretilmiştir. Çiçek tarhları ile bordürler için pek makbul ve süsleyici sayılan zinyalar, kesme çiçek olarak da yeğlenerek kullanılmaktadır. Zinyalar, bahçelerde yetiştirilmesi kolay ve bakımı zahmetsiz olan süs bitkilerindendir.

Üçgül

Üçgüller, büyük bölümü bir yıllık, bazısı da çok yıllık olan kısa boylu, otsu bitkilerdir. Çanak ve taç yaprakları beş parçadan oluşan beyaz, pembe ya da kırmızı çiçekleri dalların ucunda başçıklar hâlinde açar.

Fiğ ve yonca gibi baklagiller famil­yasında yer alan üçgüller de değerli yem bitkileridir. Özellikle Kuzey Yarıküre'nin ılı­man ve astropik bölgelerine dağılmış olan bu bitkilerin Trifolium cinsinde sınıflandırılan 300'ü aşkın türü vardır. Tarlalarda, otlak ve çayırlarda yabanıl olarak yetişen bu türlerin doğal yayılış alanlarından biri de Türkiye'dir.
Üçgüller, büyük bölümü biryıllık, bazısı ise çokyıllık olan kısa boylu, otsu bitkilerdir. Çanak ve taçyaprakları beş parçadan oluşan beyaz, pembe ya da kırmızı çiçekleri dalların ucunda başçıklar halinde açar. Meyveleri öbür baklagillerinki gibi badıç biçimindedir; bu küçük ve kuru meyvelerin içinde bir ya da daha çok tohum bulunur. Bazısı tüylü, bazısı tüysüz olan bu türlerin en göze batan özelliği hiç kuşkusuz, her biri üç yaprakçıktan oluş­muş bileşik yapraklarıdır. Nitekim, üçgüllerin dilimizdeki öbür adı olan "tirfil" ya da "tirfil", Latince "üç yapraklı" anlamındaki cins adın­dan (Trifolium) gelir. Ender olarak üçten çok (genellikle dört) yaprakçık taşıyanlara da rastlanır. Bulan kişiye uğur getirdiğine inanı­lan "dört yapraklı yoncalar" aslında gerçek yonca değil, üçgüllerdir. Çünkü bazı üçgül türlerine halk arasında yanlışlıkla "yonca" denir.
Yer aldığı familyanın öbür üyeleri gibi üçgüller de toprağı azotça zenginleştirerek verimini artırır. Bunu, köklerindeki azot bağ­layıcı bakterilerin yardımıyla başarır; çünkü bu bakteriler havadaki azotu tutarak bitkile­rin yararlanabileceği nitratlara dönüştürür. Bu yüzden üçgüller hem toprağı zenginleşti­rir, hem de sığır ve koyun gibi otlak hayvanla­rı için besleyici yem oluşturur.

En Çok Yararlanılan Üçgül Türleri
Üçgüllerin çok sayıda türü bulunmasına kar­şın, bunların ancak küçük bir bölümü ekono­mik açıdan değerlidir. Gereksinim ve amaca bağlı olarak farklı türlerden yararlanılır. Ör­neğin, melez üçgül (Trifolium hybridum), çayır üçgülü (Trifolium pratense) ve ak üçgül (Trifolium repens) adıyla bilinen üç tür yem bitkisi olarak yetiştirilir. Hem taze, hem de kuru yem olarak yararlanılabilen bu bitkiler genellikle buğdaygiller ya da baklagillerden bazı yem bitkileriyle karışık olarak ekilir. Dünyanın pek çok yerinde yaygın olarak tarımı yapılan çayır üçgülü yalnızca biryıllık ürün istendiğinde yetiştirilir. İkiyıllık bir bitki olduğundan ilk yıl yaprak, ertesi yıl çiçek verdikten sonra ölür. İki yıldan daha çok yaşayanlarına da rastlanır. Tüylü gövdeleri üzerinde gene tüylerle kaplı yapraklar ve morumsu kırmızı çiçekler taşır. Badıçlarının içinde mor ya da sarı, tek bir tohum bulunur.
Eğer bir çiftçi hayvanları için üç yıl ya da daha uzun süreyle yemlik yetiştirmek istiyor­sa ak üçgülü yeğleyecektir. Uzun ömürlü bir bitki olduğundan yıllarca ürün verebilen bu üçgül türü ötekilerden sürünücü gövdeleri, küçük beyaz ya da pembemsi beyaz çiçekleri ve çok sayıda küçük, sarı tohum içeren meyveleriyle ayırt edilir. Gövde ve yaprakları tüysüzdür.
Melez üçgül ise gövde ve yaprakları tüylü, pembe çiçekli bir türdür. Genellikle toprağın verimini artırmak için ekilir.
Dünyanın hemen her yerinde tarım uzman­ları, hayvancılık açısından çok önemli olan bu bitkilerin üstün nitelikli çeşitlerini geliştirebil­mek için yoğun çalışmalar yürütmektedir. Bu çabalar sonucu elde edilen ve daha bol ürün veren besleyici çeşitlerle otlak hayvanlarının et, süt ve yün veriminin artırılması amaçlanır. Kırları kaplayan üçgüller ayrıca, halanları için iyi bir balözü kaynağı olan hoş kokulu çiçekleriyle arıcılıkta da değerlidir.
Türkiye üçgül türleri açısından oldukça zengin bir ülkedir ve yem bitkisi olarak ekimi yapılmaktadır.

Katmerli Açan Begonya (Begonia Elatior)

Begonyagillerdendir. Anavatanı bilinmemektedir. Begonyaların yaprakları yeşil, kimi zamanda koyu kırmızı renkte olur. 35-40 cm kadar uzayabilir ve uzun yıllar çiçek açabilirler. Gül gibi katmerli olan çiçekleri koyu kırmızı, pembe, sarı veya beyaz renklerdedir.

Uygun toprağa yapraklarının daldırılmasıyla çoğaltılırlar. Bitkinin yapraklarında küllü mantar lekeleri görüldüğünde, bu yapraklar hemen koparılır ve bitkinin havalandırma koşulları ile diğer isteklerinin karşılanışı kontrol edilir.

Katmerli Açan Begonyaların Yetiştirilmesi için Gerekli Şartlar:

Toprak: Bu tür begonyalar, asit nitelikli ve zengin karışımlı toprakları sever. Bitkiye uygun toprak hazırlamak için humusça zengin bahçe toprağına, kaba dere kumu ve yaprak çürüntüsü eklenir.

Su: Çiçek açtığı dönemler boyunca bitki bolca sulanmalı ve yapraklarına su püskürtülmelidir.

Işık: Bu tür begonyalar, yarı gölge yerleri severler. Üzerine doğrudan gelen güneş ışığı karşısında bırakılmamalıdır.

Sıcaklık: Ilık ve havadar yerleri seven bitki, çok havasız ortamlarda kesinlikle bırakılmamalıdır.

Gübre: Bu cins begonyalara ilkbahar ve yaz mevsimlerinde, ayda iki kez standart sıvı gübre verilir.

Saksı Değiştirme: Bu türe yıllık bitki işlemi uygulanır. Çiçek açma dönemi bitip de bitki bozulmaya başlayınca gözden çıkarılır.

Beşiz Çiçeği (Pentas Lanceolata)




Kökboyasıgillerdendir. Anavatanı Tropikal Afrika ve Madagaskar adasıdır. Bitkinin mızrak biçimli, uzun ve yeşil yaprakları tüylüdür. Yalancı şemsiye şeklinde bitkinin tepesinde toplanmış yıldız biçimli, küçük çiçekleri beyaz, pembe veya leylak renginde, 10 cm eninde kümeler oluşturarak, aslında kış mevsiminde ama bazen yılın herhangi bir zamanında tüm güzelliğiyle açarlar. 45 cm kadar uzayabilir ve çevresine 30 cm kadar yayılabilirler. Tohumlarıyla veya gövde çelikleri ile üretimi sağlanır.

Beşiz Çiçeğinin Yetiştirilmesi için Gerekli Şartlar:

Toprak: Humusça zengin bahçe toprağına biraz kil, yaprak çürüntüsü ve yanmış çiftlik gübresi karıştırılarak bitki için uygun toprak hazırlanır.

Su: Çiçeği açtığı etkin dönemde bolca sulanır. Dinlenme dönemi ve kış mevsiminde çiçeksizken suyu biraz azaltılır.

Işık: Güneşli ve çok aydınlık ortamları sever.

Sıcaklık: Ilık ve havadar ortamları sever.

Gübre: Çiçekli olduğu dönemlerde bitkiye ayda iki kez standart sıvı gübre verilir.

Saksı Değiştirme: Çiçeğin kökleri saksısını doldurduğunda, ilkbahar mevsiminde uygun toprak ilave edilerek saksısı bir numara büyüğü ile değiştirilir. Şayet saksı değiştirilmek istenmiyorsa, ilkbahar mevsiminde bitki özenle sökülüp ,kökleri kırpılır, uygun toprak ilave edilerek aynı saksıya geri dikilir.

Cennet Kuşu Çiçeği (Strelitzia Reginae)

Muzgillerdendir. Anavatanı Afrika'dır. Saksıda yetiştirildiğinde 1 m kadar uzayıp, çevresine 60 cm kadar yayılabilir. Açık yeşil renkli, derimsi dokulu, uzun saplı ve kürek biçimli yaprakları 50 cm'ye kadar uzayabilir. Nisan, Mayıs aylarında başlayarak açan 15 cm uzunluktaki çiçekleri yeşil-mor renkli gaga biçimli bir çiçek tabanından çıkan sarı, turuncu çanakyaprakları ve koyu mavi renkli taç yapraklarıyla kuş kafasını andıran bir güzel görüntü oluşturur. Her çiçek, birkaç hafta süreyle açık kalır, daha sonra bitki yeni çiçekler açar. Cennet Kuşu çiçeği tohumları veya ilkbahar mevsiminde alınan piliçleri sayesinde çoğaltılır.

Cennet Kuşu Çiçeğinin Yetiştirilmesi için Gerekli Şartlar:

Toprak: İçinde organik maddeleri bol bulunan bahçe toprağı nemli kalacak biçimde sulanmalı, sonbahar ve kış mevsimlerinde daha az su verilmelidir. Bitkinin yapraklarının nemli bir bezle silinmesi iyi sonuç verir.

Su: İlkbahar ve yaz mevsimlerinde bitkinin saksısındaki toprağı nemli kalacak şekilde sulamalı, sonbahar ve kış mevsimlerinde daha az su verilmelidir. Bitkinin yapraklarının nemli bir bezle silinmesi sonuç verir.

Işık: Aydınlık ve havadar yerleri seven çiçek, üzerine doğrudan gelen güneş ışığı karşısında bırakılmamalıdır.

Sıcaklık: Ilık ortamları seven çiçek, kışın en düşük 10 derece sıcaklığa kadar dayanabilir.

Gübre: İlkbahar ve yaz mevsimlerinde ayda iki kez, sonbahar ve kış mevsimlerinde ayda bir kez standart sıvı gübre verilir.

Saksı Değiştirme: Çiçeğin kökü saksısını doldurmuşsa, lkbahar mevsiminde uygun toprak eklenerek saksı bir numara büyüğü ile değiştirilir.

Adasoğanı (Scilla Peruviana)




Uzun oval yaprakları, mavi, beyaz, pembe veya yeşil renkte, salkım şeklinde sıralanmış çiçekleri ile güzel bir bitki olup soğanlıdır. 80'den fazla türü vardır. Bu türlerden bazıları; S. Amoena; yıldız sümbül 15 cm, çivit mavisi çiçekleri nisandan mayısa kadar açar. S. Autumnalisı 15 cm leylak rengi, haziran eylül de çiçek açar. S. Bifolia; 15 cm martta mavi, kırmızı veya beyaz çiçeklidir. S. Messeniaca; 15cm, mart nisan aylarında açar, soluk mavi çiçeklidir. S. Peruviana; 22,5 cm, çiçeği koyu leylak rengindedir, mayıs haziran aylarında açar. S. Pratensis; 30 cm, mavimsi leylak renginde, hoş kokuludur. Mayıs haziran döneminde çiçeklenir. S. Sibirica; 20 cm, çiçeği soluk mavi renktedir, martta açar. S. Tubergeniana; 10 cm, çok açık mavi renkli, merkezde derin kısa saplı çiçekleri vardır. Şubat ve erken martta çiçeklenir. S. Verna; 20 cm, soluk mavi leylak rengi çiçekleri vardır.

Adasoğanı bitkisinin üretilmesi; Yan sürgünler veya tohum ile üretilirler.

Öneri ve önlemler: Bitkiye düzensiz su verildiğinde veya saksı toprağı kuru tutulduğunda veya saksılar nisbi rutubeti çok düşük havasız yerlerde bulundurulduğunda yaprak dökülmeleri görülür.

Adasoğanının Yetiştirilmesi İçin Gerekli Şartlar:

Toprak: Bahçe toprağı, yaprak çürüntüsü, çayır toprağı ve bir miktar dişli nehir kumu karışımıdır.

Su: Saksı toprağı, rutubetli tutulur, düzenli ve yeterince su verilir.

Sıcaklık: Kış ısısı 10-15 derecedir.

Işık: Aydınlık, hafif güneşli yerleri severler.

Gübre: 5-9. aylar arasında 15 günde 1 kez 2 gr karışık gübre 1 lt suda eritilerek verilir.

Aeonyum (Aeonium)


Ana vatanı Akdeniz havzası ile Kanarya Adaları olan bu bitkiler, etli ve sulu bitkilerdendir. Uzun ömürlü bitkilerdir. İklim, yetiştirilmelerine uygun olduğunda bahçelerde yetiştirilebildikleri gibi, saksı içinde balkon ile çok aydınlık ve güneş gören salonlarda da pek güzel gelişirler. Parlak yüzeyli çok kırılgan yapraklarının rengi bitkinin türüne göre mavi-yeşilden koyu kestane, mor, kırmızımsı ve hatta siyaha kadar değişebilir. Türlerine göre açma zamanı ilkbahardan yaza kadar değişen çiçekleri genellikle sarı, kimi zamanda kırmızı olur.

Aeonyum, üretimi ve bakımı çok kolay olan bitkilerdir. Tohumuyla veya çabuk kırılıp kopan yapraklarının daldırılmasıyla çoğaltılırlar.

Aeonyum Bitkisinin Yetiştirilmesi için Gerekli Şartlar:

Toprak: Zengin karışımlı toprağı severler. Bahçe toprağına bir miktar kil, kaba dere kumu ve yaprak çürüntüsü karıştırılırsa bitkiye uygun toprak hazırlanmış olur.

Su: Yazın su isteği fazladır. Bol su verilmezse bitkinin gelişimi durur. Su verilmesi unutulursa yaprakları buruşur ve bitki ölür. Yazın arada bir yapraklarına su püskürtülmelidir. Kışın su isteği azalır.

Işık: Çok aydınlık, güneşli ve yarı gölge yerleri severler.

Sıcaklık: Bitki ılık ve sıcak ortamları sever. Kış mevsiminde don olayının yaşanmadığı yerlerde, bahçelerde canlı kalırlar.

Gübre: İlkbahar ve yaz mevsimlerinde bitki çiçekliyken onbeş günde bir standart sıvı gübre verilir.

Saksı Değiştirme: Bitkinin kökleri saksısını doldurmuşsa, ilkbahar mevsiminde saksı bir numara büyüğü ile değiştirilirken, yukarıda tanımı verilen toprak saksıya eklenir.

Al Sümbül (Acalypha)

Son yılların en çok sevilen ev bitkisidir. Uzun, kırmızı çiçekler veren bitkinin yetişme şekli basit değildir.

Al Sümbül bitkisinin üretilmesi; çelikten kolayca çoğaltılır. Bu çelikler genç filizlerin 7,5 cm uzunluğunda budanması ile elde edilir. Alınan çelikler, kum bulunan küçük saksılarda köklendirildikten sonra daha geniş saksılara alınır.

Al Sümbül Bitkisinin Yetiştirilmesi için Gerekli Şartlar:

Toprak: Bir kısım funda, yarısı ince dere kumu ve bir kısım yaprak çürüntüsü ile karıştırılan toprak bitki için en iyisidir.

Su: Çok nemli bir atmosferde sulama ılık su püskürtülerek yapılmalıdır.

Işık: Yazın açıkta güneşli yerde yaşayabilir.

Sıcaklık: Normal ısılı odalarda büyür. Mart ortasından Ekim ortasına kadar öğle sıcaklığından korumak gerekir.

Gübre: Kışın bitkiye gübre verilmemelidir, ancak ilkbahardan sonbahara kadar haftada bir sıvı gübre verilmelidir.

Budama: İlkbaharın ilk günlerinde hafifçe budama yapılmalıdır.

Ağaçküpeleri (Abutilon)


Ebegümecigillerdendir. Anavatanı Brezilya olup, 10 civarında doğal türü vardır. Akçaağacınınkilere benzeyen kalp biçimindeki yaprakları beyaz veya sarı lekeli olur. Borumsu biçimli sarkan yapılı çiçekleri, ilkbahardan sonbahara kadar beyaz, sarı, pembe veya kırmızı renklerde bol bol açar.

Ağaçküpelerinin üretimi; ilkbahar sonunda yarı odunlaşmış yan süngerleriyle çoğalır. Bitkide zaman zaman yaprak biti ve kırmızı örümcek görülebilir. Uygun bitki koruma ilacı kullanılarak bunlarla mücadele edilmelidir.

Ağaçküpeleri Bitkisinin Yetiştirilmesi için Gerekli Şartlar:

Toprak: Ağaçküpeleri zengin karışımlı toprağı sever. Uygun toprak hazırlamak için bahçe toprağına yaprak çürüntüsü, yanmış çiftlik gübresi ve biraz kil karıştırılır.

Su: Ağaçküpesinin su isteği yeterli düzeyde olup kış mevsiminde bitki daha da az sulanmalıdır.

Işık: Güneşli ve çok aydınlık yerleri severler.

Sıcaklık: Ilık ortamları severler. Çok sıcak yerlerde yaprakları dökülür. Ertesi yılda çiçek açması durur.

Gübre: Bitkiye yaz mevsiminde ayda iki kez standart sıvı gübre verilir.

Saksı Değiştirme: Ağaçküpeleri büyük saksıyı sever. Bitkinin kökleri saksısını doldurmuşsa, ilkbaharda uygun toprak eklenerek saksısı bir numara büyüğü ile değiştirilir.

Budama: Aşırı büyüyüp yayılmaması için bitkiye şekil verecek biçimde yeni sürgünler koparılmalı, ilkbahar mevsiminde de biçimsizleşen gövdeleri budanıp çıkarılmalıdır.

Afrika Zambağı - Muhabbet Çiçeği (Agapanthus Africanus - Umbellatus)

Bitki zambakgiller ailesindendir. Anavatanı Güney Afrika'dır. Soğuğa karşı dayanıklı değildir. Saksıya dikildiğinde suyun süzülmesi için çukurun altına çakıl veya kum döşenir. Sıcak bölgede oturulmuyorsa kışın budadıktan sonra üstü kuru yaprak veya samanla örtülmelidir. Beyaz ve mavi renkte olanları vardır. Çiçek açma dönemleri Haziran ve Ağustos aylarıdır.

Afrika Zambağının Yetiştirilmesi için Gerekli Şartlar:

Toprak: Zengin funda yaprağından hoşlanır. Geçirgen bir toprak olmalıdır.

Su: Hafif nemli toprakları sever ve yazın bol miktarda su ister.

Işık: Güneşli ortamları sever.

Sıcaklık: Bitkinin bulunduğu yerdeki sıcaklık 14 derecenin altına düşmemelidir.

Gübre: Bitki biraz sulandırılmış standart sıvı gübre ile ilkbahar ve yaz mevsimlerinde beslenir.

Adasoğanı (Scilla Peruviana)

Uzun oval yaprakları, mavi, beyaz, pembe veya yeşil renkte, salkım şeklinde sıralanmış çiçekleri ile güzel bir bitki olup soğanlıdır. 80'den fazla türü vardır. Bu türlerden bazıları; S. Amoena; yıldız sümbül 15 cm, çivit mavisi çiçekleri nisandan mayısa kadar açar. S. Autumnalisı 15 cm leylak rengi, haziran eylül de çiçek açar. S. Bifolia; 15 cm martta mavi, kırmızı veya beyaz çiçeklidir. S. Messeniaca; 15cm, mart nisan aylarında açar, soluk mavi çiçeklidir. S. Peruviana; 22,5 cm, çiçeği koyu leylak rengindedir, mayıs haziran aylarında açar. S. Pratensis; 30 cm, mavimsi leylak renginde, hoş kokuludur. Mayıs haziran döneminde çiçeklenir. S. Sibirica; 20 cm, çiçeği soluk mavi renktedir, martta açar. S. Tubergeniana; 10 cm, çok açık mavi renkli, merkezde derin kısa saplı çiçekleri vardır. Şubat ve erken martta çiçeklenir. S. Verna; 20 cm, soluk mavi leylak rengi çiçekleri vardır.

Adasoğanı bitkisinin üretilmesi; Yan sürgünler veya tohum ile üretilirler.

Öneri ve önlemler: Bitkiye düzensiz su verildiğinde veya saksı toprağı kuru tutulduğunda veya saksılar nisbi rutubeti çok düşük havasız yerlerde bulundurulduğunda yaprak dökülmeleri görülür.

Adasoğanının Yetiştirilmesi İçin Gerekli Şartlar:

Toprak: Bahçe toprağı, yaprak çürüntüsü, çayır toprağı ve bir miktar dişli nehir kumu karışımıdır.

Su: Saksı toprağı, rutubetli tutulur, düzenli ve yeterince su verilir.

Sıcaklık: Kış ısısı 10-15 derecedir.

Işık: Aydınlık, hafif güneşli yerleri severler.

Gübre: 5-9. aylar arasında 15 günde 1 kez 2 gr karışık gübre 1 lt suda eritilerek verilir.

Platycodon

Platos " (geniş-düz) ve " kodon " (zil) latince kelimelerinin birleşimi ile adını almıştır. Bu isim bitkiye çiçeklerinin biçimi nedeniyle verilmiştir. Doğal yetişme alanı Doğu ve Kuzey Asya'dır.

Platycodon grandiflora yatay dallanan gövdeye, maviye çalar yeşil, tırtıklı yapraklara sahiptir. Çiçekleri geniş, zil biçimli, leylak mavisi, pembe veya beyaz renklidir. Çiçekleri açmadan önce balon benzeri bir görünüme sahiptir. " Albus ", 40 cm civarı boya sahiptir ve beyaz çiçekleri vardır. " Apoyama ", 25 cm civarıdır ve bu cüce bitkinin çiçekleri menekşe - mavi renklidir. Diğer türlerinin mavi ve pembe çiçekleri vardır.

Bitki ışığı sever, kuru ve besinli toprağa gereksinim duyar. Bahar sonlarına doğru ortaya çıkar. Kesme çiçek için goncaları henüz açmadan kesilmelidir. Tohum ile çoğalır. Nisan, Mayıs aylarında gelecek sene için tohumlar verir.

Klivya

Klivya bir iç mekan bitkisi olmakla birlikte yazın dışarıda,yarı gölgede durabilir. Soğuklar başlamadan içeri alınır. Güneşli bir pencere önüne yerleştirilir.Koyu yeşil renkte dar uzun yaprakları ile çiçeksizken dahi dekoratif bir manzarası vardır. Baharda kalın sert bir sap çıkarır. Üzerinde demet halinde 15 -20 adet çiçek bulunur. Borazan şeklindeki bu çiçekler genelde portakal rengi ve çok gösterişlidir. Yaşlı bitkiler daha fazla çiçek sapı çıkarır.

Klivya'nın her yıl açması için saksısını mecbur kalmadıkça değiştirmeyin. Kışın çok az sulayın ve beslemeyin.

Gala (Calla lily)

Bu gösterişli bitki kesinlikle bahçeye ayrı bir hava verir. Suyu çok sevdiği için havuz kenarlarına veya fazla sulak yerlere dikilebilir. Son zamanlarda çok değişik renklerde gala üretilmekle beraber dış mekan için en dayanıklı olan beyaz çiçeklilerdir.

Rizomları yaz sonuna doğru ayrılarak humuslu toprakla doldurulmuş bir saksıya dikilir. Üzerinde yaprağı olabilir. Önceleri az sulanır. Bitki büyümeye başlayınca artırılır.Saksıda yetişebilir. Yahut humuslu toprağa bahçeye de dikilebilir. Bahar ve yaz boyunca çiçekleri geçene kadar toprağı hep ıslak tutulmalıdır. Daha sonra suyu azaltılır.

Mimoza

Mimozanın (Acacia Dealbata) anavatanı Güneydoğu Avustralya ve Tasmanya’dır. Kalkıp oralardan buralara kadar gelmiş. Bol güneşli, özellikle kuytu ama rüzgârlı ortamlarda, hatta her ortamda, asitli-süzek tüm topraklarda rahatlıkla gelişebilir. Tepesi hızlı büyüdüğü için ilk dikim yerini lütfen doğru seçin, şaşırtıcı bir biçimde gelişir. Devleşirse ve çevresine zarar vermeye başlarsa, mart ayından sonra çiçekler geçince istediğiniz kadar budayabilirsiniz.

Güneyde açan Kıbrıs akasyası da mimozayla aynı aileden. Ama o ince, uzun yapraklı ve ilkbahar-yaz aylarında açıyor. Nasıl bizim mimoza güneye indikçe zorlanıyorsa, Kıbrıs akasyası da buralara çıktıkça kışın zorlanıyor. Hatta donuyor.

Kokusu son derece etkileyici olan mimozalar, parfüm sanayisinde kullanılıyor. Bu arada, alerjik bünyeliyseniz çiçekleri koklamaya kalkmayın. Her yeriniz kabarabilir!

Mimozalardan bir bahçe yapmak istiyorsanız, her çeşit ibreli çam türlerini, ilkbaharda açan erguvanları, toprağı asitlendirip yumuşatacak ıhlamurlarla beraber dikmelisiniz. Akçaağaçlarım her tipi, manolyanın yaprağını döken türlerini de deneyin. Devleşen, altı kelleşen ağaçlarda dip kısma bodur ve yayılan bitkilerden Porsuk, Akantus, Pittosporum ya da çim gibi yüzey örtücü bir bitki olan Hedera Sarmaşığı dikebilirsiniz. Alt kök sistemi yüzeyden gittiği ve kılcal olduğu için çimleyip gübrelemekle, havalandırmayla uğraşmayın, zarar verirsiniz.

Sümbülteber (Polyanthes)




Sümbülteber (Polyanthes) Bitkisinin Genel Özellikleri

Bilimsel Sınıflandırma
Alem: Plantae
Şube: Magnoliophyta
Sınıf: Magnoliopsida
Takım: İridales
Familya: Amarilidaceae
Botanik Adı: Polyanthes
Türkçe Adı: Sümbülteber
Soğanlı bitkilerdendir. Soğanları yaklaşık 4–5 cm boyundadır. Yaprakları şerit şeklinde ve sertçedir. Çiçekleri uzun bir sap üzerinde ve sümbülcüklerin birleşmesinden meydana gelmiştir. Çiçek rengi beyaz olup çok güzel kokuya sahiptir.

Çiçekler ağustos ayından soğukların başlamasına kadar açık kalır. Çiçek sapları yaklaşık 0,8–1 m boylanır. Kesme çiçek olarak kesim yapılırken çiçeğin alt kısımlarındaki goncalar patlayınca kesilir.
Sümbülteber (Polyanthes) Bitkisinin Üretimi
Üretim yavru soğanlarla olur. Sümbülteber soğanları nisan-mayıs aylarında 30 cm aralıkla ve 10 cm derinliğinde dikilir.

Erken çiçek açması istendiğinde daha önce saksılara dikilirler. Seralarda hava ısınıncaya kadar korunur ve havalar düzelince dışarıya çıkarılır.

Sümbülteber (Polyanthes) Çiçeğinin Ekolojik İstekleri

Funda toprağı karışık, kumlu ve bol gübreli topraklardan hoşlanır. Dikim yeri güzelce işlendikten sonra tava bölümlere ayrıldıktan sonra bol miktarda yanmış çiftlik gübresi verilir.
Ilık ve sıcak iklimli yerlerde her sene topraktan sökülmez. Üretme yapmak için sökülmeleri gerektiğinde kasım-aralık veya nisan-mayıs aylarında sökülürler.

Sümbülteber (Polyanthes) Bitkisinin Peyzajda Kullanımı

Bahçelerde dikilerek süslemede, çiçekleri kesme çiçekçilikte buket ve sepet yapımında kullanılır.

Sümbülteber (Polyanthes) Önemli Türleri

Polyanthes tuberosa (Tutya çiçeği); Katmerli ve yalın kat çiçekli olmak üzere iki çeşidi vardır. Katmerlileri daha kısa saplı olmakla birlikte beraber kesme çiçekçilikte daha çok tutulur.

Yarı dayanıklı ve yumrulu bu bitkiler 60–90 cm boy yaparak eylül ayında çiçek açar. Güneşli ve korunaklı yerlerde, kumlu balçık yaprak çürüntüsü ve iyi yanmış gübre karışımı toprak harcında saksı ya da seralarda yetiştirilir. Yumrular mart ayında 15 cm derinlik ve aralıkla toprağa dikilirler. 10–12 cm çapındaki saksılara ise erken ilkbaharda her birine tek soğan gelecek şekilde dikilirler.
Sümbülteber (Polyanthes) ‘de Karşılaşılan Önemli Hastalık ve Zararlılar
Kırmızı örümcek, kabuklu bitler, küf, beyazsinekler, Botrytis ve Mealy bugs en çok görülen hastalık ve zararlılardandır. Meal bugs, yaprak altında ve gövdede bulunan minik yün yumaklarına benzer zararlılardır.

Ayçiçeği (Gündöndü, Günebakan)

özellikleri

* Yağı, tohumları ve çiçeği kullanılır.

* Çiçekleri sarıdır, uzunluğu 1-1,5 metre boyundadır.


faydaları

* Soğuk preslenmiş ayçiçeği yağı damar kireçlenmesine damar sertliğine iyi gelir.

* Tohumlarından elde edilen merhemi kurdeşen hastalığı na iyi gelir yaraları tedavi eder.

* Taze ayçiçeğinden eldeedilen ayçiçeği ruhu vereme iyi gelir. Koleströl oranını düşürür.

* Beden ve zihin yorgunluğunu giderir.

* Kalp ve sinir hastalıklarına iyi gelir.

Haşhaş Çiçeği

Bir, iki ya da çok yıllık bitkilerdir. Haşhaş bitkisi, yazların sıcak geçtiği, orta derecede yağış alan yerleri sever. Anavatanı Doğu Akdeniz’dir. Hindistan ve Anadolu’da çok eskiden beri tarımı yapılmaktadır.
Haşhaş cinsinin yaklaşık 50 türünden 30 kadarı Türkiye’de yetişir. Bunların en önemlisi Papaver somniferum, kapsülünden “afyon” adlı uyuşturucu, tohumlarından da “haşhaş yağı” adı verilen yenilebilir yağ çıkarılan haşhaştır.
Bitkinin meyvesi olan kapsülde, çok sayıda tohum bulunur. Haşhaş yağı, tohumların %40-45’ini meydana getirir. Haşhaş yağı, kaliteli, yemeklik, bitkisel bir yağdır. Tohumların yağı çıkartıldıktan sonra kalan küspe hayvan yemi olarak kullanılır ve hayvanın sütündeki yağ oranını arttırır. Meyve kabuğundan 20 kadar alkaloid elde edilir. Bunlar, afyon türevleri olan, morfin, kodein, narkotin, papaverin gibi uyuşturucu olarak ve tıpta da kullanım alanı olan maddelerdir.
Ülkemizde Orta Anadolu Bölgesinde Afyon, Denizli, Kütahya, Uşak, Isparta, Konya, Burdur illerinde yetiştirilir. Üretim sürekli gerilemektedir ve 1991’de 22.538 ton olmuştur. Uyuşturucu üretiminde de kullanılabilmesi nedeni ile haşhaş üretimi kontrollü olarak yapılmaktadır.

Gülibrişim

Gülibrişim (Albizia julibrissin), baklagiller (Fabaceae) familyasından 15 m'ye kadar boy yapabilen küçük bir ağaç. İkili tüysü yapraklar karşılıklı dizilmiştir. Çok sayıda küçük yaprakçık bulunur, yaprak kenarları düzdür. Erdişi çiçekler pembe renklidir; çiçekler yaz ortasında (Temmuz ayında) açar. Polenleri alerjik reaksiyona neden olabilir. Bakla tipi meyve görülür. Asya (İran) kökenli bir bitki olmasına rağmen kışa dayanıklıdır, -15 dereceye kadar soğuğu kaldırır.

İsmi: 1749 senesinde bu ağacı İstanbul'da görerek Floransaya götüren Filippedel Albizzi'ye ithafen yurt dışında ağaca Albizia adı verilmiştir. "Julibrissin" ise basitçe "Gülibrişim" kelimesinin bozmasıdır.

Kaynanadili (kaktüs)

Kaynanadili (Opuntia), kaktüsgiller (Cactaceae) familyasında sınıflanan bitki cinsi.

Türkçe'de İngilizce'deki prickly pears (dikenli armutlar) adına benzer şekilde topluca dikenli incirler adı ile anılan türleri içeren Opuntia ve İspanyolcada cholla ortak adı ile anılan türleri içeren Cylindropuntia alt cinslerine ayrılan bu cinsin tipik türü, Türkçe'de "Eşek inciri", "Hint inciri", "Frenk inciri", "dikenli incir" ya da halk ağzında "kaynandili" olarak anılan Opuntia ficus-indica'dır.

Dikenli incirler (Opuntia alt cinsi), yassı ve yuvarlak bölümlerin eklemlenerek oluşturduğu gövdelere sahiptir. Cylindropuntia alt cinsinin türlerinde ise gövde bölümleri yassı değil, silindrik yapılıdır.

Gövdesi düz ve yassı büyük parçalar halinde eklemlidir ve üzerinde kabarcıklar bulunur. Büyük çiçekleri baharda ya da yaz başında açar. Olgunlaşmadan önce yeşil olan meyveleri, olgunlaştığında erguvani renge dönüşür ve yenilebilir. Gövdesi yaşlandıkça olgunlaşır. Bol güneş alan yerlerde fazla suya geresinim duymadan yetişir. Her türlü toprağa uyum sağlayabilir.

Manisa Lalesi

Manisa Lalesi, Spil dağında kendi halinde yabani olarak yetişen bir çiçek türü. Soğangillerden bir bitkidir. Anavatanı Anadolu. Boyu 15-20 cm, güneşte veya hafif gölgede yetişiyor, cinsine göre Şubattan Eylüle kadar çiçek açabiliyor. Spil dağında özellikle Mart-Nisan aylarında yoğun olarak görülebiliyor. Duruma göre -15 derece soğukta bile yetişebiliyor. Çiçekleri koyu mavi, açık mavi, beyaz, pembe ve kırmızı renklerde oluyor. Yetiştirilmek istenirse; soğanları ilkbahar veya sonbaharda, 5 cm derinlikte, 10 cm mesafelerde dikilmelidir.

En çok bir düğün çiçeği ailesinden olan "anemon" ile karıştırılıyor. Oysa anemon makilik alanlarda (ova gibi alçak yerlerde) yetişirken Manisa Lalesi daha yükseklerde (dağlarda) yetişiyor. Yanlışta olsa halk arasında anemon ismi oldukça benimsenmiş ve oturmuştur. Gerçek Manisa lalesi tulipa'dır.

Atlas Çiçekleri (Epiphyllum)

Kaktüsgillerdendir. Anavatanı Orta ve Güney Amerika'dır. Doğal ortamlarında yetiştirildiğinde boyları 5 metreye kadar uzayabilir. Salon ve balkonlarda saksı içerisinde yetiştirilen türlerin boyları 30-90 cm arasında değişir. Genç dalları yassı veya üç parçalıdır. Gövdesinden uzayan sapların ucunda ilkbahar sonu ile yaz başlarında ucu açık boru biçimli pembe veya kırmızı renkli gösterişli çiçekler açarlar. Atlas çiçekleri en çok 3-4 gin açık kalırlar.

Tohumlar ile veya daha kolayı gövde parçalarının daldırılmasıyla çoğaltılırlar. Pamuklu bitlere karşı duyarlıdır. Bunlarla, uygun bitki ilacı kullanılarak mücadele edilmelidir.

Atlas Çiçeğinin Bitkisinin Yetiştirilmesi için Gerekli Şartlar:

Toprak: Bitki tüm kaktüs türleri gibi suyu iyi akıntılı toprağı sever. Uygun toprak hazırlamak için bahçe toprağına bolca kada dere kumu, biraz kil ve yanmış çiftlik gübresi eklenir.

Su: Yazın bolca su verilir. Kışın ise suyu iyice azaltılır.

Işık: Aydınlık ve yarı gölge yerleri sever.

Sıcaklık: Ilık ortamları seven bitki kışın en düşük 10 dereceye kadar dayanabilir. Yazın balkona veya bahçeye çıkarılabilir.

Gübre: Çiçek açtığı zamanlarda bitkiye ayda iki kez kaktüs gübresi verilir.

Sonbahar güzeli, Hibiscus Mutabilis



Hibiscus mutabilis‘in Türkçesi Yol hatmisi, Ağaç gülü, Hint gülü, Yanardöner, Pamuk gülü gibi isimlerle biliniyor.
Uzakdoğu Çin kökenli, Malvaceae ailesinden bu bitkinin aslında soğuk iklimlerde yaşayabilmesi zor. Hatmi, ya da japon güllerinden farklı iri yapraklarını kışın döküyor ama gövde don olan yerlerde etkilenebiliyor, başınıza gelirse korkmayın, bitkinizi derin budayıp tekrar sürdürebilirsiniz.

Üretilmesi basit, ilkbaharda geçen seneki sürgünlerden alacağınız çelikleri sadece toprağa daldırabilmeniz şeklinde…

Bir diğer üretim şekli tohumdan yapılıyor. Çiçeklerinden sonra oluşan tohumları, kışın uçuşmaya başladıkları zaman toplayın, ilkbahar öncesi de toprağa dikin.

Her türlü toprakta, çok su istemeden, bol güneşte açabiliyor. Porsuklarda olduğu gibi dipteki durağan suyu sevmiyor, diktiğiniz toprak mutlaka süzek olmalı.
Zamanla 5-6 metre boy, şemsiye gibi tepe yapabiliyor. Budanması gerekmiyor, şekli bozulursa, ya da soğuktan etkilenmişse budamalısınız